04:17 Acıyaman

 Umudu olanlar vardı, hayalleri ile hanesini süsleyenler...

Sabahına işe gidecekler, kahvaltı dizecek olanlar,

Dükkanın önünü temizleyecekler, makyajını bi telaşla yetiştirecekler…

Bir gün her şeyin yerle yeksan olacağına inanmadan,

Sabahına çarıksız kalacağından,

İzlediği diziden yoksun, fincan takımından ırak olacağından habersiz…

Babasından, evladından, teyzesi, amcasından… Olacağını bilmeden 

Umutla, dünya telaşlarını düşünerek uyuduğundan…

Habersiz…

Bir sabah aşklarını biriktirdiği, sokak lambalarının altında kaldırım boyunca şarkılar döktüğü caddenin 

Artık olmayacağından…

Acının, acı dolu haykırışların ‘anı’ olarak kalacağından habersiz…

Uzunca bir geceye, bin türlü umutla uyuduk, devasa telaşlar ile rüyalara daldık…


Sabahına, ufkun aydınlıktan uzak saatine, 

04:17’de

Karardı tüm umutlarımız, yıkıldı hayallerimiz…

Bir daha kocaman kaybettik…

Beton yığınları arasında her şeyi ve herkesi!


Sirkelesen titremeyecek bedenleriz artık.

Donuk bakışlarımız var,

Ruh dan ırak boş bedenlerimiz,

Acıya alışan duygularımız, artık ağlayamayan ışıl ışıl gözlerimiz var!

Neremizden tutarsanız tutun artık tutarsızlığımız var…



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Pages